Öngörülebilirlik
"... müşteri açısından öngörülebilirlik günlük ilişkilerde huzur sağlar. İşçiler için işler kolaylaşır ve çaba harcamadan, kafa yormadan yerine getirilir. Aslında bazı işçiler öngörülebilir, kendini tekrar eden işleri tercih ederler. Bu tür işler, hiçbir işe yaramasa bile, işlerini yaparken başka şeyler düşünmelerini, hatta hayal kurmalarını sağlar. Müdürler ve restoran sahipleri için ise öngörülebilirlik hem işçileri hem de müşterileri yönetmeyi kolaylaştırır. Malzeme ve personel gereksinimleri, gelir ve kârlar gibi birçok başka şeyi de kolaylaştırır. Ne var ki öngörülebilirliğin zayıf bir yanı vardır: özellikle herşeyin (tüketim, iş , yönetim) zihni uyuşturan bir dizi rutine dönüştürülmesinin maliyeti..." (George Ritzer, Toplumun McDonaldslaştırılması, syf: 127)
Zihni uyuşturan rutin faaliyetler; rutin memuriyet işleri, tarikat vs için yapılan rutin işler, ritüeller, askeri işler, her sabah veya akşam yapılan yeminler, rutin olarak okunan metinler, temizlik... bunların tamamı öngörülebilir işlerdir. Nasıl yapmanız gerektiğini bilirsiniz ve sonuçları tahmin edebilirsiniz.
Zorunlu ihtiyaçlar da var tabi: yemek yeme, tuvaleti yapma gibi... Sonu başından belli olaylar, bunlarda da öngörülebilirlik yüksek. Bunlar biyolojik gereksinimler. Ancak zorunlu olmadığı halde, yapmaktan hoşlandığımız pek çok rutin iş var.
Bu işler aslında bizim kafa yormamıza izin vermeyen işler, bu işlerin tatlı bir hali var, pamukların üstünde tutan beynimizi... Ne yapacağımız ve ne olacağı belli, ve insan olarak acizliğimizden sıyrılmışız gibi gelir o zaman bize. Yanılgı... ama kimi zaman işe yarar bir yanılgı.
Evla
0 Yorum:
Yorum Gönder
Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]
<< Ana Sayfa