14 Mart 2016 Pazartesi

Küskünlük

Küstüm ben bu taşlara, bu binaya, bu pencerelere
Özellikle de pencerelere, çok zor açılan, çok zor kapanan,
Havayı esirgeyen o sert yüzlü pencerelere
Sonra.... Yollara, girişlere, çıkışlara
Hatta suçsuz bulduğum o güvenlik insanlarına bile
Küstüm işte
Bazı kırgınlıklar tamir olmuyor
Ben de tamir edemiyorum bu yıkık dökük hayalleri

Bir de içindeki insanlara küstüm
Güvendiğimden küstüm belki de bu kadar,
İnsanların güzelliğini aradığım için bu sızı kaldı içimde belki de
Ne güzel akıllar dediğim akılların kokmuşluğuna
Öfkelere, kinlere
Yanlış olanı öğretenlere
Saçma salak yönetmeliklere, baskılara, anlamsız bürokrasilere
Somurtan ve somurttuğu için ödüllendirilen insan yüzlerine

Küstüm.
Küstüm... Tamir edemiyorum.

Daha evveli vardı, sanayicilere küsmüştüm o zaman,
"Bu işler böyle yapılırmış, herkes bir usulünü bulmuş gidiyor"
Derken, güzel gözlerini kirleten, güzel akıllarını sistemin açıklarını bulmak için karalayan
Yüzlerine bakınca kaybolan insanlığı anlatan
Sanayicilere küsmüştüm

Sigortası yapılmamış, doktora gitmeye korkan hastalar için
3 kuruş alsın diye beş kuruş etmeyen insanlara katlanan gencecik narin insanlar için
Birileri kazandığı parasıyla anlamsız hikayeler satın alırken,
Alnının terini silmeye vakit bulamayanlar için küsmüştüm.

Şimdi de başka türlü bir yerde küstüm insana
Sanayiden kaçarken takılıp kaldığım bir sistemde küstüm
Emek harcamadığı halde adını makalenin ilk sırasına yazdıran,
Sinsice planlarla sinsice işler yapan,
Kendini beğenmiş, kendisini abartan, kendisini gizli örgütlere adayan,
Kendisini tek karar noktası zanneden, kendisini en zeki zanneden
İnsanlara küstüm

Güçsüzüm zannetmeyin,
Ağlıyorum, kırık döküğüm sanılmasın

Sadece umut dolu olduğum günlerden kalma bir serinlik vurunca yüzüme
Umudumu taşıdığımda geçtiğim yerlerden tekrar geçiyorsam bir de o anda,
Ve gittiğim yolun doğruluğunu sorgulayınca
Burnumun direği sızlıyor, hepsi o.

Küskünüm, ancak tek bir söz yok dilimde küskünlüğüme dair,
Sadece yazarım böyle üstü kapalı,
Ben tavşan, o kitle de dağ misali
Bilmezsiniz belki
Esirgerim sevmediğim kitleden duygularımı
Ve eleştirilerimi
Çünkü babam der, eleştirmek sevgi işi

___________
Evla.

Etiketler:

0 Yorum:

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa