Ahçik
Biz bu yaşadığımız yıllarda aynı dinin farklı mezheplerinden olanlarını bile kabullenemezken , bundan yüzyıl önce insanlar dinleriyle birbirlerini yargılamamayı, sevmeyi, hatta birbirlerine sevdalanmayı başarabilmişler, öyle ki peşleri sıra şiirler şarkılar yazabilmişler de biz bu dönemde onları duyup kendimizden utanmışız.. Ne oldu da aradan onca yıl geçti ve biz onca yıl boyunca hep geriye gittik? Birbirimizi sevmek için bulduğumuz sebepleri ne oldu da kısırlaştırabildik? Dini bahane ettik, kültürü bahane ettik, dili bahane ettik, siyaseti bahane ettik her bahaneyle daha az sevdik, daha az sevdikçe daha çok bahane bulduk.. Bizi birbirimize düşman mı ettiler kardeşim ? Karşılıklı iki köyünün birbirini sevmemesi nerden çıkmış mesela?
Komşu iki şehrin birbirini sevmemesi nerden çıkmış? Müslümanı hristiyana sövdüren, aleviyi sunni ye küstüren ayrımcılık nerden çıkmış? Yeni olmuş bunlar belli ki.. Çünkü bak, adamın biri yıllar önce yazmış, ben başka dinden olan bi kadına gönül verdim diye.. adam yazmış gönlümü bağladım ardındaki saçına diye.. şimdi başka mezhepten diye arkadaş bile ettirmiyor bazıları çocuklarını.. Türlü türlü konuşuyorlar birbirleri hakkında.. O çocuklar büyüyünce daha nefret dolu çocuklar yetiştirecekler birbirlerine.. Ah kardeşim.. Dirensek de bizi yönlendirmeye çalışan ne çok şey var şu hayatta ve hepsine başkaldırmak ne kadar zor…Yazık ki din mezhep bi yana dursun para ve mevki işin içine girmiş artık, işler iyice çirkinleşmiş yani.. Herneyse, Mustafa’nın biri bundan yıllar önce nasıl sevdalanmış ya, ben ona geleyim; şu türküden biraz bahsedeyim sana ;Bu türkü bana sevdanın din ırk ayrımı yapmadığını anlatıyor kardeşim. Rivayete göre Müslüman bir Mürk (Mustafa) Hristiyan bir Ermeni’ye (Ahçik) sevdalanıyor. Var sözlerini sen oku, türkü her şeyi anlatıyor zaten:
Ahçiği yolladım Urum eline
Eser bad-ı saba zülfün teline
Gelseni götürem İslam eline
Serimi sevdaya salan o Ahçik
Vardım kiliseye baktım haçına
Gönlümü bağladım sırma saçına
Gel seni götürem Harput içine
Serimi sevdaya salan o Ahçik
Vardım kiliseye haç suda döner
Ahçiği kaybettim yüreğim yanar
Ben dinen dönersem el beni kınar
Serimi sevdaya salan o Ahçik
Bi düşünsene bu türküyü yazan adamın fikrinin ışığını, duygularının saflığını… Sevdasını dine, ona buna esir etmeyen bu adamın cesaretini bi düşünsene! Hele ki bundan yüz yıl önce!!
Türküdeki bikaç noktaya temas etmek istiyorum kardeşim;
Bad-ı saba; sabah yeli, seher yeli demek Ahçik’ in saçları demek öyle değerliymiş ki koskoca sabah yeli onca yolu gelir , onun saçlarına esermiş!! Vay be!
‘ Ahçik’i yolladım Urum eline ’ sözlerinin hikayesi şu,1915’ te çıkarılan Tehcir Kanunu ile ülkenin dışına sürülmüş Ermenilerin çoğu. Türkü Elazığ mahalli türküsü malum, Elazığ bölgesindeki Ermeniler daha çok Musul’a sürülmüşler fakat bu türküde Urum adı geçiyor. Böyle bi coğrafi alan yok. Ama Rumların bir arada olduğu bölge anlamında söylendiğini zannediyorum zira ‘urum’ kelimesinin kökü ‘rum’ kelimesinden geliyor kardeşim.
‘Ben dinen dönersem el beni kınar ’ diyor. Elden korkuyo gibi görünüyo ama el kınamasından korkmamış ki sevmiş Ahçik’i . Zira ben eminim o el; Mustafa’yı sırf Ahçik’i sevdiği için bile kınamıştır!!
Şöyle bi ayrıntı daha var; Mustafa Ahçik’i müslümanlığa çağırmış. Burada bi çelişki var, adam kendileştirmeye çalışmış dedirtiyor insana fakat ben bu davetinden rahatsız olmadım kardeşim. Çünkü dayatma yok, teklif var sadece. Belli ki Ahçik’i korumaya çalışmış. Hani Müslüman olanlar cennete gidecek geri kalan herkes cehenneme gidecek (!) ya.. Safça buldum..
Uzatmayayım, demek ki o dönemlerde serpilmeye başlanmış bu dönemlerin nefret tohumları kardeşim.. Demek ki şimdi ayrımcılık bu yüzden bu kadar çok.. Gün geçtikçe geriye gitmemiz bundan demek ki.. Bundan yüzyıl önce düşüncesizce kınıyoduk, şimdi saygısızca reddediyoruz.. Demek ki bundan bir yüzyıl sonra taşlıycaz böyle sevenleri ya da cezalandırıcaz ya da belki öldürücez (yapılmıyor mu bazı ülkelerde ve biz de onlara dönüşmüyo muyuz gitgide..?) şimdiden söylenenleri duyar gibiyim; ‘NEYYYYYY! ELİN GAVURUNA MI SEVDALANDINNN! BRE ZINDIK! BU ADAMIN FİKRİ ADAB-I İSLAMİYEYE MUGAYİRDİR! ATIN BUNU ZİNDANA!’ şimdi gülüyoruz da kardeşim, olur olur ya.. Biz parkta iki sevgili oturuyo diye karakola götürülenlerin haberleriyle büyüyoruz.. Git gide geriye gidiyoruz.. Bu da olur olur..
Bu yazı sen ben gibi ayrım yapmayanlara, duygularını fikirlerini yönlendirilmeden yaşamaya çalışanlara gelsin kardeşim. Canım kardeşim benim..
Didem
0 Yorum:
Yorum Gönder
Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]
<< Ana Sayfa