13 Şubat 2013 Çarşamba

Bağımlılık Yapan Maddeler

Bu yazıda geçen sınıflandırma; KOM(Kaçakcılık ve Organize Suçlarla Mücadele) resmi sitesinden alınmıştır, maddelerle ilgili diğer yorumlar ise farklı sitelerdeki bireysel kullanıcı veya konuyla ilgili bilgi sahibi hekim yorumlarıdır.
Sonradan fark ettim ki sınıflandırmada bazı farklılıklar var, örneğin Afyon ve türevleri olarak sınıflandırılmış başlıktaki Metadon, sentetikmiş, o zaman Sentetikler grubunda sınıflandırılmalıdır herhalde. Bir bildikleri vardır muhakkak diyerek KOM'un sınıflandırmasına sadık kaldım.
Bu yazıda geçen maddelerin etkileriyle ilgili kesin bilgiler elde edemedim, bunun sebebi de etkilerin, kişinin töleransına, kullandığı doza ve kullanım şekline bağlı olmasıdır. Bu anlamda çok aydınlatıcı bir yazı olamadı maalesef, kişilerin yorumları da objektif olmaktan çok uzak; ancak bazı ortak noktalar var ki, genel olarak mutluluk hissi, uyanıklık hali ve cinsel arzuyu arttırma özelliğinden bahsedilmiş. Kuşkusuz, bu sebepler madalyonun bir yüzünü yansıtıyor, diğer yüzünde ise insana verdiği zarar var. İnsan, sadece bu olumlu etkilerine güvenerek, olumsuz etkilerini görmezden gelerek veya onları bilmeyerek veya maalesef tüm sonuçlara katlanarak, bu maddeleri kullanmaya başlıyor.
Özellikle doğal maddeleri kullanan kişilerin " yav ot bu ne olacak ki, bağımlı değilim" savunmasını mutlaka duymuşsunuzdur. Bu savunmaya hak verseniz bile, satılan maddenin denetlenemediği ve doğal olanında bile, sentetik bileşen bulunup bulunmadığına dair hiç bir kanıta ulaşılamadığını gözardı edemiyorsunuz.
Gıda sektörü bana bu çelişkiyi çok iyi öğretti canımın içi, doğal olan (ekonominin meşhur lafı "kıt kaynaklar ve sonsuz istekler" mantığıyla) çoğu zaman daha pahalı oluyor, kaynaklar tükendikçe de daha da pahalı hale geliyor. Bu sebeple gıda firmalarının neredeyse tamamı aroma, renklendirici ve / veya tatlandırıcı kullanıyor. Aroma denilen bileşim zaten kimyasal, doğal olan haline ise "özüt" deniliyor. Birisinin kilosu 5 euro ise diğerinin 15 euro, dolayısıyla firmalar da yapay aromayı tercih ediyorlar. Renklendiriciler için de aynı durum geçerli; doğal renklendiriciler, sentetik olanlara göre inanılmaz pahalı. Tatlandırıcılarda ise tek bir tane doğal tatlandırıcı var, o da şekerden kimyasal yollarla elde ediliyor :D Nasıl bir zihniyetse bu! Bir bileşeni elde etmek, bir ekstraksiyon işlemidir ve ekstraksiyon işlemlerinde bir çözücü gereklidir, bu kimyasal çözücü öyle bir özellikte olmalıdır ki, istediğin bileşen bunda çözünsün, diğerleri çözünmesin. Bu özelliklere sahip bir çözücü bulunamadığında, 2-3 kademeli ve dolayısıyla 2-3 farklı çözücünün kullanıldığı işlemler gerçekleşir ve hiç bir kimyasal reaksiyon %100 gerçekleşemez, bu ancak teoride olur. O kimyasallar (çözücü) mutlaka ki son ürünün içinde bulunurlar, ama az ama çok. Diyeceksin ki, o zaman doğal gıdalarda da toprak kalıntısı bulunmak zorunda, en azından topraktan geçen mineraller bulunur. Haklısın canımın içi, ancak ben onları, sanayide kullanılan kimyasallara tercih ederim. Kısacası, kimyasal içermemesi mümkün olmadığı halde, bu ürünü doğal tatlandırıcı diye satarlar. Şu anda tek bir firma yapıyor bu doğal tatlandırıcının satışını, tekel olmuş durumda, sen düşün ne kadara sattığını.
İşte bu hallere dayanarak, uyuşturucu satıcılarının, doğal uyuşturucu maddelerine, bağımlılığı arttırma amacıyla bir sentetik madde katmamaları ancak onların acemiliği olurdu! Üstelik etik değerleri hiçe sayan bir yapıdan bahsediyoruz; mafyadan. Gıda sektöründe bile kurumsal firmalar ne işler çeviriyorlar arkadaşım, mafya mı yapmayacak ? Yine de ne yazık ki, madde bağımlısı, bu ihtimalleri umursamayacaktır veya belki de umursadığı halde bağımlı olmaktan kurtulamayacaktır, en azından bir çırpıda.
Bu düşüncelerle yaşayadurayım, araştırma sonuçları aşağıdaki gibidir, iyi niyetlerle okunması dileğiyle...
Terminoloji:
  • Yoksunluk duygusu: Madde bağımlılığı olan kişide, madde gereksinimi hissettiğinde ortaya çıkan belirtilere deniliyor.
  • Hard / Soft Drug: Bu terimlerin sadece ingilizcesi mevcut, hard drug dedikleri bağımlılık yapıcı ilaçlar veya maddeler iken, soft drug, sadece psikolojik bağımlılık yapan veya bağımlılık yapmayan ilaçlardır.
  • Opioid: Vücutta morfin gibi etki gösteren, ana kullanım amacı analjezi olan kimyasallardır. 4 sınıfa ayrılır: vücutta doğal olarak üretilenler, insan dışı bir kaynaktan doğal olarak elde edilenler, yarı sentetikler ve tam sentetikler olarak.
  • Analjezi: Parapsikolojik anlamda, trans halinde veya değişik şuur hallerine girme sonucunda, acı hissetmeme, acıya duyarsızlaşmaya verlen addır. Bu kavram; mistikler, yogiler, medyumlar, fakirizm dini mensupları, şinto rahipleri gibi gruplarca kullanılmış. (Analgesic, Analjezik:Ağrı kesici)
  • Opiyat / opiat : Doğrudan merkezi sinir sistemini etkileyen afyon ve afyon türevleridir.
  • Narkolepsi: Gün içinde aşırı uyku durumu (EDS olarak da geçiyor). Bu hastalığın devamında: Uyku felci – Sleep Paralise - , katapleksi ve hipnogojik halüsinasyonlar görülebiliyor.
  • Uyku Felci: Karabasan dediğimiz şey! "REM Atonia" da deniliyor bu duruma. Uyandıktan hemen sorna veya uykuya dalmadan hemen önce yaşanan geçici felç durumu olarak tanımlanmış. İnsan beyni REM durumundayken doğal olarak felçli gibi oluyormuş, karabasanda ise bu hal sırasında bilinç açık oluyormuş. Bu durum bazen sanrılar görmeye kadar gidebiliyormuş, bazen de rüyalar eşliğinde yaşanıyormuş (rüyanda bağırmak istersin de bağıramazsın, kaçamazsın hani). Çin halkı bu durum için "hayalet yatağa basıyor", Almanya "cadı basması", Meksika "tepeye tırmanan ölü" terimlerini kullanıyor.
  • Katapleksi: Aniden merdivenden düşmüş gibi hissedersin ya, işte o durum bu..
  • Delirium: Esasında "delirium tremens" deniliyor bu duruma. Alkolü aniden kesen alkoliklerde görülen durum: 3-7 gün kadar sürebiliyor. Ellerde tirerme, uykusuzluk, panik atak vs olarak kendini gösteriyor. Kısacası "Deliriyumm huleynn" cümlem, benim kullandığım haliyle pek bir anlam ifade etmiyormuş, bunu öğrendim.
  • Psikoaktif İlaçlar: Bunlar, 3 sınıf altında toplanmış:
1. Stimulantlar (Uyarıcılar): Kahve, tütün, amfetamin, kakao vd),
2 Halüsinojenler (Psychedelic, Delirant ve diassociative olarak ayrılırlar. Bunlar kişide
zaman ve mekan algısını kapatır, algılama şeklini değiştirir. Genel olarak örnek verecek
olursak: LSD, Marijuana, Nitrus oksit) ,
3 Depressants (depresan olarak çevirdim gitti) (Sedative, hipnotik ve narkotik tipleri
bulunur. Genel olarak örnek verirsek; opioidler, barbitüranlar, alkol)
  • Stimulant: Türkçe karşılığı "uyarıcı". Psikoaktif ilaçlardır, merkezi sinir sistemine ulaşarak beyin fonksiyonlarını etkilerler. Böylece insan davranışlarını, bilinç düzeyini modunu değiştirirler.
  • Öfori (Euphoria): kişinin hoşnutluk duyduğu, kendisini iyi hissettiği ruh hali. Psikiyatride öfori, her zaman patolojik anlam taşır ve çok kere serebral hastalığın önemli bir erken belirtisidir. Bulaşıcı değildir, kişinin neşeli halinin sebebi yoktur; çünkü hoşnutluk duygusu bilinç yoksunluğuna ve üzüntüyü hissetmemeye dayanır.
  • Serebral hastalık: Beyinle ilgili rahatsızlıklar
  • Psychedelic drug (psikodelik ilaç ): Psikoaktif ilaç grubunu halüsinojen olarak bilinen alt grubudur. LCD bu gruba örnektir.
Bağımlılık yapıcı maddeler 3 şekilde vücuda alınıyor:
1. Enjektörle : bu kullanım çok tehlikeli, yoksunluk hissiyle doğru düzgün düşünemezken, birbirlerinin enjektörlerini kullanıp HIV, Hepatit gibi hastalıklar kapıyorlar.
2. Ağız yoluyla
3. Solunum yoluyla (sigara gibi içiyorlar, veya nargileye (nargile benzeri cam şişelere) otu koyup içiyorlar)
Bağımlılık ise iki şekilde tanımlanmış
1. Psikolojik bağımlılık
2. Fizyolojik bağımlılık
Bağımlılık yapan maddeler aşağıdaki şekilde sınıflandırılıyor:
a. Afyon ve Türevleri (Opiyatlar) : Afyon haşhaşından üretilen maddelerdir. Genellikle esrarla karıştırılmaktadır. Haşiş de deniliyor. Hasan Sabbah ( bu arada bu adam çok ilginç birisi, onu da başka bir yazıda analım), kendisine inananlara işte bu afyonu veriyordu, onları cennete gönderdiğini iddia ediyordu, müritleri de afyoun etkisiyle ve hayat kadınlarının ilgisiyle buna inanıyorlardı :) . Bu Hasan Sabbah suikastle ünlenmiş bir adam, suikastçilere de assassin deniliyor, dikkatini çekerim kelime haşhaş'a benziyor, adamlarına veriyor haşhaşı, her istediğini yaptırıyor. Günümüzde hala assassin kelimesi aynı anlamda kullanılıyor ingilizcede.
a.1. Afyon
a.2. Morfin: Analjezik amaçla kullanılır, bağımlılık yapma özelliği vardır.
a.3. Kodein: Afyonun doğal yapısında %5 oranının altında bulunur, doğal yolla eldesi verimsiz olduğundan, morfin'in metillendirilmesiyle elde edilir. Alışkanlık yapma derecesi morfin'den daha zayıftır. Uyuşturmada 2-3 saat kadar etkilidir. İyi bir öksürük kesicidir! Ağrı kesici etkisi aspirinden daha yüksektir!
a.4. Metadon: Sentetik opioiddir. Tıpta morfin yerine, bir de beterin iyisi vardır mantığıyla, narkotik bağımlılığı tedavisinde kullanılır! Bağımlılık yapma etkisi morfinden azdır. Analjezik etkisi morfinden yüksektir.
a.5. Eroin: Dünya genelinde en yaygın kullanılan uyuşturucudur. Genellikle enjeksiyon yoluyla, veya burundan toz halinde çekilerek tüketilir. Endorfin gibidir, insanın kandisini iyi hissetmesini sağlar. Morfinden 2 kat daha güçlüdür. Morfin ve eroin yoksunluk sendromu son dozdan yaklaşık 6 ile 8 saat sonra başlar, şiddeti 2 ya da 3 günde tepe noktaya erişir ve daha sonraki 7-10 gün içinde ortadan kalkar.
b. Kenevir ve Türevleri (Esrar) : Esrar dünya genelinde Cannabis veya Marihuana olarak da biliniyor, zira bitkinin botanikteki adı Cannabis Sativa. Hint keneviri bitkisinin yaprakları ve çiçekleri kurutularak elde ediliyor. İçindeki THC (tetrahidrokannabinol) maddesi, esrarın etkilerinden sorumlu maddelerin en önemlisidir, bu madde de esasında, bitkinin reçinesinde bulunuyormuş. Damardan alınamaz, ağız yoluyla veya solunum yoluyla tüketilir: demleme çayın içine, keklere ve diğer gıdalara katıldığı gibi, günümüzde bildiğimiz sigaranın içine konularak da kullanılıyor. Bu haliyle sokakta da içilebilir oluyor bu madde ! Gerçi içenler kokusunun çok bariz olduğunu ve hemen ayırt edildiğini söylüyorlar.
Burada KOM sınıflamasında yer almayan bir madde var, o da gubar, yine kenevirden elde ediliyor.
b.1. Reçine esrar (Haşiş de deniliyor)
b.2. Toz esrar: Kurutulmuş hint kenevirinin toz hale getirilmesiyle elde ediliyor.
b.3. Pres Esrar: Kurutulmuş hint kenevirinin ısıtılıp kalıplara basılmasıyla elde ediliyor.
b.4. Gonca esrar
b.5. Likit (sıvı) esrar
c. Uyarıcılar
c.1. Amfetamin: narkolepsi ve dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu vd rahatsızlıkların tedavisinde, kilo kontrolünde iştah azaltıcı olarak kullanılan sentetik uyarıcıdır. Yan etkisi ise: şizofreni benzeri psikozlara sebep olmasıdır! Ekşi sözlük'te bu maddeyle ilgili şöyle bir yorum bulunuyor:
" 70 li yıllarda üniversite öğrencilerinin sınav öncesi alarak sabahlara kadar ders calışmalarını sağlayan,çalışırken okuduğunuz herseyi anında öğrendiğiniz hissi veren ama etkisinin ne zaman gececeğini bilemediğiniz için tam sınav baslarken veya sınavın ortasında bir anda üzerinizden 8-10 tane tır gecmiş hissi ile bitiren ve hiç bir bok yapamadiğiniz hatta sınav kagıdına isminizi bile yazamaz hale getiren kimyasal. 1980 li yılların baslarına degin ülkemizde yasal olarak eczanelerde satılan ve aspirin alır gibi alabildiğiniz bir ürün idi. Daha sonra yasaklandı. Şu anda ilaç olarak bile yurda sokulması ve kullanılması suçtur."
Ağız ve enjeksiyon yoluyla damardan alınabiliyor. Ağızdan alındığında 1 saat içinde etkisini gösteriyor, 24 saatte doruk noktasına ulaşıyor, sonra da düşüşe geçiyorsun. Etkisi toplamda 1 hafta sürüyor.
c.2. Kokain: solunabilir haline "crack " deniliyor, crack küçük sigaralar halinde satılıyor. En fazla bağımlılık yapan ve sıklıkla kullanılan maddenin bu olduğunu söylüyorlar. Erythroxylon coca adlı bitkiden elde ediliyor. Kullananların %50 sinde paranoid sanrılar ve halüsinasyonlar , bariz olarak kilo kaybı, huzursuzluk ve dikkat bozukluğu görülüyor. Bağımlı kişi nöbet geçiriyor, 30-60 dakikada bir, türlü bahanelerle, toplumdan uzaklaşarak kokain arayışına giriyorlar. Bu arada, kokain de bir bitkinin yapraklarından elde ediliyor, bu bitki özgürlükler ülkesi Amerika'nın güneyinde yetişiyor. Ayrıca, Eric Clapton tarafından seslendirilen "Cocaine" (Kokain) adlı bir parça var, "her derde deva kokain" mantığında bir şarkı, kendisinin uyuşturucu ve alkol bağımlısı olduğu pek çok sitede yazılmış zaten. Bir zamanlar, gençlerin örnek aldığı bir insanın böyle bir şarkıyı seslendirmiş olması ilginçtir.
c.3. Kafein: Kahve çay ile sıklıkla alındığı için kullanımı çok yaygındır. Yoksunluk hissinde başağrısı, yorgunluk, huzursuzluk hissedilir.
d. Sentetikler
d.1. Ecstasy (Ekstazi): Halisünojen ve uyarıcı etkisi var, kimyasal adı sebebiyle MDMA olarak da biliniyor. Başka maddelerle de karıştırarak tüketiliyor. Genellikle tablet halinde satılıyor ve tabletlerin üzerindeki logolar da, popüler simgelerden oluşuyor. Düzenli olarak (!) ekstazi kullanıldığında, kişide tölerans oluşuyormuş, dolayısıyla, bağımlı olan kişi aynı etkiyi almak için, zamanla daha çok madde kullanmaya ihtiyaç duyuyor.
d.2. Captagon: amfetamin'e alternatif olarak 1961 yılında üretilmiş. Esas bileşimi "Fenethylline", captagon ise markası aslında. diğer maddeler gibi kan basıncını arttırmadığı için, kalp hastalarında da kullanılabilir özelliği var. Tabi ki ilk çıktığuında antidepresan olarak kullanılmış, daha sonra 1986 da yasaklanmış. Anladığım kadarıyla bu captagon ismi, bir ilaç markası olarak hala mevcut ancak içinde Fenethylline bulunmuyor, yani esas illegal madde Fenethylline. 28 şubat olaylarında adı geçen Ali Kazancı'nın fabrikasında, 2 milyon tane captagon hapı ele geçirilmiş.
d.3. Methamfetamin: Yapısı amfetamine benzer, halüsinasyon özelliği varmış. Savaşta, uyanık kalması için askerlere verildiğini söylüyorlar, hem Hitler hem de Japonya tarafından kullanılmış. Önce toplama kampındaki mahkumlarda denemişler, bakmışlar ki mahkumlar daha fazla yük taşıyor, daha verimli hale geldi, askerler üzerinde de uygularız demişler. Bunun sonucunda askerlerde şizofrenik etki görmüşler, ve tabi ki askerler bu maddeye bağımlı olmuşlar. (YORUM: Ne kadar acı veriyor bu insana, bu durum bence, savaşların halklar arasında değil siyasiler arasında olduğunu gösteriyor bize. İnsanları hayvan yerine koyup savaşa yollamışlar, kendi soylarını hasta etmişler, nasıl bir kör hırstır bu anlamıyorum.)
d.4. Lysergic Asid Diethylamin (LSD): yarı sentetik bir madde, gözün açık- kapalı ilizyon görüyorsun canımın içi bunu alınca, halüsinojen grubunda çünkü. Tedavi amacıyla kullanılıyor ve bir iddiaya göre bağımlılık yapmıyormuş :) bizde yasal değil tabi. Yan etkileri ise kişiden kişiye değişiyor, kiminin kan basıncını arttırırken, kimininkini düşürüyormuş mesela. Etkisi 6- 14 saat aralığında sürüyor.
d.5. Gamma Hydroxybutyrate (GHB): Bunun asit formu, merkezi sinir sisteminde, şarapta, ette, narenciyede ve bazı hayvanlarda doğal olarak bulunan bir maddedir! Kullanımı bazı ülkelerde serbest iken bazlarında yasaktır. Uyku bozuklukları, depresyon ve alkolizm gibi rahatsızlıkların tedavisinde ve atletlerde performans arttırıcı olarak kullanılır. Sokak dilinde "Georgia Home Boy", "Liquid Ecstasy", "Mils", "G", "Liquid X", ve "Liquid G" olarak geçiyor, türkiye'de adı nedir bilmiyorum. Etkisi 1,5 - 3 saat arasında sürüyor, alkolle alındığında daha uzun süre etkisi altında kalabiliyorsun. Tuzlu bir tadı var, renksiz ve kokusuz, bu sebeple içkilere karıştırılması çok kolaymış, fark edilmiyormuş. Bu sebeple tecavüz ilacı olarak da anılıyor, insanlar tecavüzü hatırlamıyormuş bile! Ayrıca bir gün sonrasına vücudunda biz iz de bırakmıyor, yine de saç telinden kullanıp kullanmadığını teşhis edebiliyorlar. İnsanda diskodaymışsın hissi yarattığını söylüyorlar. (YORUM: Aradaki ilişki ne kadar garip değil mi canımın içi, disko ve içkilere karıştırma kolaylığı.. neden olmasın? Paranoyak bir yaklaşım belki ama haklılık payı da olabilir. Tecavüz konusuna ise değinmek bile istemiyorum, çok sinir bozucu)
d.6. Ketamine Hydrochloride (Ketamin): Buna "köpek eroini" diyorlar. Günümüzde anestezik olarak kullanılıyor. Piyasaya çoğunlukla ecstasy ile karıştırarak satılıyormuş. Kullananlar etkisinin çok çabuk başladığını söylüyorlar. Eğer burundan çekilmişse 5-15 dakika içinde, eğer ağızdan alınmışsa 5-30 dk. içinde etkileri ortaya çıkıyor. Ketaminin temel etkileri; eğer enjeksiyonla alınmışsa 30-45 dk. içinde, ağız yoluyla alınmışsa etkisi 1-2 saat içinde sonlanıyor. Çok güçlü halüsinasyonlar görmene sebep oluyor ve hipnotik özelliği var. Kokaininki gibi bir bağımlılık yaratıyormuş.
d.7. Phencylidine / Fensiklidin (PCP): Yine anestezik olarak piyasaya girmiş, sonradan kullanımı yasaklanmış bir madde. Çok basit ve ucuz imal edilip, çok pahalıya pazarlanıyormuş. Yine halüsinojen bir madde, bir iki saatte etkisi geçer ancak vücuttan atılması 7-8 günü buluyor. Bununla ve ketaminle ilgili deneyler yapmışlar, tabi ki hayvanlar üzerinde, ve beyinde kalıcı hasara sebep olduğunu tespit etmişler. (YORUM: Bu deneyi insanda gerçekleştiremedikleri için insan üzerindeki etkisinde bir yorum yapamamışlar. İşte bu bilimsel yaklaşım, bu duyarlık kişilikler beni bir hoş ediyorlar canımın içi. Askerlere ilaçları verirlerken iyiydi değil mi? Bilimde etik... nasıl bir çıkmaz bu..)
e. Sakinleştiriciler
e.1. Barbituratlar: Uyku ilaçlarının yapımında, anestezide ve sakinlaştirici olarak psikiyatride kullanılıyor. Madde bağımlıları ise bunu, bağımlısı olduklara maddeye ulaşamadıkları zaman kullanmaya başlayarak bağımlı hale geliyorlarmış. Alkolle veya afyonla karıştırarak 2 kat etkili hale getiriyorlarmış bunu. Ünlülerin ölümüne sebebiyet vermesiyle meşhurmuş (marilyn monroe, jimi hendrix gibi). (YORUM: Tabi ilaç olarak da satılıyor anlaşılan. Tıpta okuyan bir arkadaş vardı, bu ilaçların depolandığı odanın anahtarını alıyormuş, nöbetçi kaldığı zaman oradan ilaç kaçırıyormuş, sonra arkadaşlarıyla beraber kullanıyorlardı! Bu hikayeyi, bu işleri yapan arkadaşın bizzat kendisinden dinlemiştim. Aradan yıllar geçti ama hatırladığımda, hala aynı garip duyguyu hissediyorum )
e.2. Trankilizanlar: Anksiyolitik ilaçtır, yine psikolojik tedavide kullanılıyor, anksiyeteye iyi geliyormuş. Merkezi sinir istemini yatıştırıyor ancak uyku etkisi göstermiyor.
e.3. Sedatifler: Yatıştırıcı ilaçlardır. Merkezi sinir sisteminin çalışmasını yavaşlatıyor ve uyku etkisi gösteriyorlar. Kalanı, diğerleriyle aynı hikaye..
f. Uçucu Maddeler
Bali, tiner, çakmak gazı, aseton gibi maddelerdir.Uçucu maddeler solunum yoluyla kullanılıyor. Torbanın içinden veya bir beze emdirilerek, maddenin solunması ile vücuda alınıyor. Uçucuların etkisi kısa sürede başlıyor ve sadece birkaç dakika sürüyor. Bu nedenle uçucu madde kullananlar, sürekli olarak maddeyi solumaya devam ediyorlar. Bu kullanım şekli bilinç kaybı ve ölüme yol açabilir. Sanrılar görmeye sebep olabiliyor.
KOM'un sınıflandırmasına girememiş ancak başka sitelerde adlarını göstermiş bağımlılık yapıcı maddeler de var, bunlar:
Meskalin (kaktüs): Bazı kaktüslerde doğal olarak bulunan bir madde, ilk kez (ve hala da) kızılderililer kullanmış, halüsinosyon, algılamada farklılık görülmesine sebep oluyor.
Rtalin: Uzun süre çocuklarda, dikkat dağınıklığı ve hiperaktiviteyi tedavi amaçlı kullanılmış, halüsinasyon görmeye de sebep olabiliyor. İlacın sahibi Novartis firması. Anladığım kadarıyla, hala ilaç olarak satılıyor ancak 6 yaşından küçük çocukların kullanması yasaklanmış.
Mantar ( Psylocibin): halk arasında sihirli mantar olarak biliniyor, hollanda ve ÇEK de kullanımı serbest, diğer ülkelerde yasadışı.. Bildiğimizin mantarın bir cinsi bu da. Bununla ilgili bir film var; "Shrooms" diye.
Son yorumumu yapayım, herşeyden önce, eczacılıkla ilişkili ya bazı ilaçlar, sağlığımız için piyasaya sürülmüş ya bazıları, sonra bağımlılık yaptığı meydana çıkmış ya, aklım almıyor bu durumu. Reçeteli uyuşturucunun tadı bir başka mı oluyor acaba?!!
The Cranberries 'in Salvation adlı şarkısını kapanışa ekleyelim.
Evla

0 Yorum:

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa